Etiketler

15 Ekim 2010 Cuma

uçurumdan düşerken tutunulan dal parçası

acınacak haldedir. izler kendisine son anda tutunup kurtulabilecekken, kendisini tutmayan adamın uçurumdan düşüşünü, izler yerde yatan cansız bedenini günlerce, aylarca, yıllarca... o dal parçası taşırdı belki o adamı, taşıyamıyorsa da adamla birlikte uçurumdan düşmeye razıydı, soran olur mu? hayır.. ''tutun işte bana, son şans'' diye yalvarır, duyan olur mu? hayır.. uçurumdan düşen iyilik mi yapmıştır dal parçasına asla. ne hakkı vardır ki bunu yapmaya, onu ondan daha çok korumaya? boynu bükük bırakıp dal parçasını ardında, kendini ölüme terkeden ve daha acısı ölümünü o'na  izleten bir adamın derdi ne olabilir ki? sevgi değil asla o çok belli. madem gelinmiştir o uçurumun kenarına * madem o dal parçası orada duruyor hala * tutunulmalıdır, artık ölenin hakkı yoktur o'nu  orada yalnız bırakmaya, adamın düşüşünü izlemek için mi direnmiştir onca borana, fırtınaya? ama tüm yazılanlar boş, adam ölür dal parçası yaşar. bir esintinin (öyle fırtınaya falanda gerek kalmamıştır artık) kendisini sürüklemesini bekleyerek, uçurumun taaa dibine..

son şanstır.

Hiç yorum yok: